Polis ve Müşterileri
Bir süre pazarlarda satıcılık yapan genç ilerleyen zamanlarda sınava girip polis olmuş.
Yolda karşılaştığı bir arkadaşı sormuş;
- Yeni işin hayırlı olsun, nasıl işinden memnun musun?
- Elbette memnunum, demiş polis.
- Bizim mesleğin en iyi tarafı da, müşterinin daima haksız olması.
Gizem ekledi,
Siz Olsanız
Mahkemede hâkim davacıya sormuş:
- Kazadan sonra size nasılsınız diye soran otoyol polisine, çok iyiyim, harikayım demişsiniz, şimdi tam tersini söylüyorsunuz ve tazminat istiyorsunuz, neden böyle bir şeye başvuruyorsunuz?
— Efendim atım Karataş.
— Bırak şimdi atını matını da olayı anlat!
— Efendim! İzin verirseniz olayı arz edeceğim, atım Karataş ile otoyolda giderken kamyonun biri bize çarpınca ikimiz de yolun kenarına fırladık, müthiş canım yanıyor ve kımıldayamıyordum, yattığım yerden atımın acı dolu feryatlarını duyuyordum tam o sırada otoyol polisi geldi, atın iniltilerini duyunca ona yöneldi, tüfeği ile tam alnının ortasından vurdu, elinde dumanı tüten tüfekle benim yanıma geldi, "Atının durumu çok kötüydü hallettim" dedi ve "Peki, sen nasılsın bakalım?" diye sordu. Affedersiniz ama siz olsaydınız ne yapardınız?
Zeynep ekledi,
Gece Bekçileri
Temel ile Dursun gece bekçisi olarak görev yapıyormuş. Bir gece tam konservatoryumun önünden geçerlerken yerde bir kişinin hareketsiz yattığını görmüşler. Temel telsizi açmış, tam durumu polise haber verecekken Dursun’a demiş:
- Ula konservatoryum nasıl hecelenir?
O da demiş "Bilmiyorum". Temel de demiş ki:
- O zaman bu kişiyi eczanenin önüne çekelim...
fıkraoku.com ekledi,
Alkolik Koca
Gece yarısı arabasıyla gitmekte olan yaşlıca bir adamı polisler durdurur ve sorar;
- Gecenin bu saatinde nereye böyle?
Adım buğulu gözlerle bakındı ve şöyle dedi;
- Alkol tüketiminin insan vücuduna zararları ve aşırı kullanımında yol açtığı hastalıklarla ilgili bir seminer var, oraya gidiyordum.
- Gecenin bu saatinde kim veriyor bu semineri?
- Evde bekleyen karım.
fıkraoku.com ekledi,
Hangisi Senin Baban?
Küçük Mert, nefes nefese karakoldan içeri girer.
-Koşun polis amca, biri babamı dövüyor!
Polis sokağa fırlar. İki adamın alt alta, üst üste yuvarlandığını görür.
-Evlâdım sen merak etme. Ben şimdi onları ayırırım.
Söyle bakalım hangisi senin baban?
-Ben de bilmiyorum.
Zaten onlar da bu yüzden kavga ediyorlar!
rabia ekledi,
Penguen
Adamın birisi pek güzel bir penguen bulmuş. Bu pengueni çok sevmiş. Onunla birlikte yürürken bir polisle karşılaşmış.
Polise sormuş:
-Bu pengueni n'apayım?
Polis ona:
-Hayvanat bahçesine götür, demiş.
Adam pengueni alıp hayvanat bahçesine götürmüş.
Aradan birkaç gün geçmiş. Adam yine yolda polisle karşılaşmış. Yanında penguende varmış.
Polis şaşırmış:
-Ben sana bu pengueni hayvanat bahçesine götür dememiş miydim? Adam gülümsemiş.
-Götürdüm efendim, bugünde sinemaya götürüyorum...
burcu ekledi,
Satır Başına
Bir adam varmış. Bu adam hikaye okuyormuş ve aniden ölmüş. Fakat evdekiler bu adamın neden öldüğünü anlamamışlar. Bu adamın ölümünü hemen polise ihbar etmişler. Polis de ölmeden önce ne yapmış diye sormuş? Evdekiler "Hikaye okuyordu" demiş. Polis incelemiş ve demiş ki;
- Hikaye okurken satır başına gelmiş, ölmüş demiş.
mirmustafa teksöğüt ekledi,
İstanbul Nasıl?
Temel İstanbul'a gittiğinde konaklamak için bir otele yerleşir. Otelin tuvaletleri o kadar temizdir ki tuvalete sıçmaya kıyamaz. İhtiyacını bir poşete yapıp atmak için bir yer arar.
Tam o saatlerde hırsızlık olayı olmuş ve 1 kilo altın çalınmıştır. Polisler Temel'i elinde poşet içinde sarı bir şeyle görünce hemen yakalarlar. Poşetin içine bakmadan tartarlar. Poşet tam 750 gram gelir. Bunun 250 gramını ne yaptın deyip bir güzel döverler. Sonra poşetin içindeki altın olmadığı anlaşılır ve temeli serbest bırakırlar.
Temel bu olaydan sonra köye geri döner. Köy ahalisi Temel'e sorar:
- İstanbul nasıl bizde gidelim mi? Temel ise:
- Siz siz olun da İstanbul'a gitmeyin. İstanbul'da 1 kilo sıçmayanın ağzına sıçıyorlar!
selo ekledi,
Polis Adayı
Bir adam polisliğe aday olmuş. Adama demişler ki;
- Karını getirdik, karını seviyor musun? Adam;
-Seviyorum, demiş.
- Devletini seviyor musun? demişler. Adam;
- Seviyorum, demiş. Denemek için adama;
- Devletin için git içeri, karını silahla vur, demişler.
Adam 5 dakika sonra içerden çıkmış kan ter içinde;
- Ben yapamam, demiş.
Bir adam daha gelmiş, o da aynı cevap. Sonra Temel gelmiş, Temel odaya girmiş, silah sesleri gelmiş, ardından cam kırılma sesi, sonra Temel çıkmış odadan Temel'e
- Ne oldu? demişler. Temel demiş ki;
Verdiğiniz silah kuru sıkı çıktı ben de camı kırıp karıyı aşağıya attım...
fatihdrn ekledi,