Ali babası ile takside giderken kırmızı ışıkta bir genelevin önünde durmuşlar. Ali ordaki kadınları görünce babasına bu kadınlar kim baba neden öyle giyinmişler diye sormuş. Baba ; onlar çalışan bayanlar evladım demiş.
Taksi şoförü bu cevap üzerine arkasına dönmüş ve neden çocuğunuza doğruyu söylemiyorsunuz efendim onlar *rospu desene demiş. Tabi baba buna çok kızmış ama çocuğun yanında bozuntuya vermemiş.
Ali meraklı tabi tekrar babasına peki bu çocuklar kim baba demiş. Baba onlarda onların evlatları oğlum demiş. Taksici yine arkasını dönerek olmadı ama beyefendi neden onlar *rospu çocukları demiyorsunuz demiş.
Baba iyice küplere biner ama yine sesini çıkartmaz. Ali tekrar babasına peki baba bu çocuklar büyüyünce ne oluyor diye sormuş. Baba ne olacak evladım gördüğün gibi taksi şoförü oluyorlar demiş...
Yaşlıca bir kadın varmış, sürekli aynı minibüse binermiş. Bir gün minibüse bindiğinde şoförün arkasındaki koltuğa oturmuş. Omzuna dokunulunca şoför hafifçe başını çevirmiş, bir bakmış ki elinde bir avuç badem, yaşlı bir kadın durmakta. Teşekkür ederek almış bademleri ve yemiş. Bir süre sonra yaşlı kadın tekrar şoförün omzuna dokunup bir avuç daha badem vermiş ve bu ikramı tekrarlayınca merakla sormuş şoför;
- Zahmet ediyorsunuz efendim, hepsini bana yedireceksiniz, biraz da kendiniz yesenize...
- Çiğneyemiyorum evladım, dişlerim yok...
- Niye satın alıyorsunuz o zaman?..
- Evladım ben sadece üzerindeki çikolatayı emmesini seviyorum!..
Bir gün yoğun saatlerde minibüs bekleyen Temel, minibüsü görünce heyecanla durması için işaret etmiş, minibüs şoförü ellerini havaya kaldırarak ve tüm parmaklarını oynatarak "çok kalabalık" demeye çalışmış. Temel de baş parmağını, işaret ve orta parmağının arsına sokmuş şoföre doğru kolunu uzatmış. Şoför görünce çok kızmış ve aşağı inmiş, öfkeyle Temel'e;
- Sen ne kadar terbiyesiz adamsın!
- Asıl sen ne kadar terbiyesizsin, bana böle böle yaptın.
- Ben sana minibüs kalabalık, dedim diye yanıt vermiş. Bunun üzerine Temel de;
- E ben de beni araya sıkıştırırsın diyorum işte...