Avukatlığın olmadığı zamanlarda dava vekilliği yapan bir Sami Amca varmış.
Çevresindeki insanların hukuki sorunları için uğraşır, dertlerine deva olurmuş.
Mesela, bir tarla için dava açılıyor. Vatandaşın hakkı gasp olmuş. Sami Emmiye varıyor, derdini anlatıyor.
Sami Emmi, dinliyor meseleyi, sakalını sıvazlıyor. Diyor ki:
- Üçüncü maddeden tutturursak tamamdır!
Bir cinayet davası, yahut bir kavga veya kız kaçırma olayı var. Sami Emmi dinliyor meseleyi, sonra aynı cevabı yine veriyor:
- Üçüncü maddeden tutturursak tamam!
Bu nasıl üçüncü maddeyse mübarek, her derde deva... Her olayda üçüncü madde işliyor, joker gibi al oraya koy, al bu davada kullan! Yıllar sonra artık işten elini eteğini çekiyor Sami Emmi. Bir adam yanına uğruyor.
- Sami Emmi beni hatırladın mı?
- Yooo!
- Hatırlamazsın, benim dava vekiliydin sen. On yıl hapis yattım. Sami Emmi, iştahla soruyor:
- Hangi maddeden hüküm giymiştin? Cevap:
- Üçüncü maddeden Sami Emmi, üçüncü maddeden!
Köyün imamı bir gün namaz kıldırırken istemeyerek de olsa osurmuş. Sonrasında olay duyulmuş ve bütün köy imamla alay etmeye başlamış. İmam hemen eve gelip karısına:
- Çabuk pılıyı pırtıyı topla, buradan gidiyoruz. Ben burada duramam artık, rezil oldum.
Demiş. Bunlar ailecek her şeyi toplayıp gitmişler. Aradan otuz-otuz beş yıl geçmiş. İmam karısına dönüp:
- Artık benim olay unutulmuştur, gel köye geri dönelim.
Demiş. Kadının gönlünü yapıyor ve bunlar tekrar toplanıp köye gidiyor.
Bunlar daha köye girmeden köyün merasında bir çoban da koyunları otlatıyormuş. İmam çobanın yanına oturuyor.
- Oğlum sen kimsin, kimlerdensin?
Çoban kendini anlatıyor. Sonra imam çobana:
- Kaç yaşındasın?
Çoban da:
- Valla amca ben yaşımı filan bilmem ama burada bir imam varmış, onun osurduğu sene ben doğmuşum.
İmam da karısına dönüyor:
- Hadi karı hadi toparlan sen, bizim osuruk tarih yazmış.
Diyor ve geldikleri yere dönüyorlar.
Bir fabrikada muhasebeciye ihtiyaç vardır bunun için elemelere ihtiyaç duyulur fabrika sahibi 1 matematikçi 1 de muhasebeci çağırır ve en kolay soruyu sorar 2 x 2 kaç eder?
matematikçi 4 der
muhasebeci ise "Siz kaç istiyorsanız ben onu çıkartırım" der :D
Çok hızlı teravih kıldırmayı bir marifet sayan hoca efendi arkadaki cemaat kan ter içinde bırakıp namaza devam ederken, camiden içeri geç kalmış biri girer. O sırada yanında bulunan kan ter içindeki adama:
- "Çok kıldınız mı? Yetişebilir miyim?" diye sorar. Kan ter içindeki adam yeni geleni şöyle bir süzer.
- "Biz içindeyken yetişemiyoruz amca, sen dışarıdan nasıl yetişeceksin?"