Emekli öğretmen yolda giderken, yanına son model bir araba durmuş. İçinden çıkan bir genç:
– Hocam, sizi gideceğiniz yere kadar götüreyim.
Öğretmen genci tanımamış. Genç:
- Benim hocam Hacı Bekir, tanımadınız mı? Kayseri Lisesi'nden.
– Öğretmen biraz hafızasını yoklayınca genci tanımış.
– Oğlum Hacı Bekir seni tanıdım ama bu ne zenginlik, sen fakir bir öğrenciydin. Hacı Bekir anlatır:
– Öyleydim hocam ama, okuldan sonra ticarete başladım. Kısa zamanda biraz para kazandık. Bunu duyan öğretmen iyice şaşırır:
– Oğlum ticaret hesap işidir. Ben seni matematikten sınıfta bırakmamış mıydım, sen nasıl ticaret yapıyorsun?
– Valla hocam matematik falan bilmem. 1'e alıp 4'e satıyorum. Aradaki 3'le de geçinip gidiyoruz…
Matematik gibi olacaksın...
Etrafındaki güzellikleri TOPLAYACAKSIN...
Seni üzenleri hayatından ÇIKARACAKSIN...
Gerçek dostlara emeğinin aşını BÖLECEKSİN...
İki yüzlülere elinin tersiyle ÇARPACAKSIN...
Çocuk okulda din kültürü dersi işlerken öğretmeni ateistleri anlatıyormuş. Çocuk hemen parmağını kaldırmış. Öğretmeni söz hakkı vermiş.
Çocuk
- Öğretmenim ben de mateistim, demiş
Öğretmen;
- O da ne evladım? demiş
Çocuk
- Öğretmenim matematiğe inanmıyorum. Demiş
HAKAN MUSAB DÖNMEZ ekledi, fıkra 13818 kez okundu.
3 profesör konuşuyorlarmış. Tam karşılarındaki binaya 2 kişinin girdiğini, 3 kişinin çıktığını görmüşler. Bunun üzerine:
Fizikçi:
- Ölçme hassas değildi
Biyolog:
- Üremişlerdir
Matematikçi:
- Binaya bir kişi daha girerse içeridekilerin sayısı sıfır olur
Matematik Fıkraları ekledi, fıkra 13664 kez okundu.