Bir Fransız bir İngiliz ve bir de Temel bir gemi kazasından sonra ıssız bir adaya çıkarlar. İngiliz kumsalda bir lamba bulur. Fransız bunun Alâeddin’in lambası olabileceğini söyler ve lambayı ovuşturur. Gerçekten de lambadan bir cin çıkar. "Ne dilerseniz dileyin benden" der.
İngiliz: "Ben ailemin yanına İngiltere'ye gitmek istiyorum" der. Cin isteği yerine getirir. Sıra Fransız'a gelir. Oda ailesinin yanına Fransa ya gitmek ister. Onun isteği de yerine gelir. Sıra Temeldedir. Temel biraz düşünür. Cin çabuk olmasını söyler.
Temel etrafına bakar ve cine dileğini söyler. "Arkadaşlarımda gitti ben bu ıssız adada yalnız kaldım onun için arkadaşlarımı geri getirmeni istiyorum" der.
Temel vakit namazını kılmak için camiye gider, ama kapı kitlidir.
İçerden sesler geldiğini duyunca kapıyı zorlayarak içeri girer. İçerir girer ama bir de ne görsün, imam efendi bir kadınla uygunsuz vaziyettedir!
Temel;
— Tüh senin sıfatına! diye tükürünce imam der ki:
— Hele işim bitsin, sana camiye tükürmek nedir göstereceğim!
Bir gün Temel Almanya'ya seyahate gider. Orada bir şapkacı dükkanına girer. Bir şapka beğenip satıcıya sorar:
- Bu şapka ne kadar?
- 150 dolar.
- Bu şapkanın delikleri nerede?
- Ne deliği, şapkada delik ne alaka?
Temel de şöyle der;
- 150 doları verecek eşeğin kulaklarının geçeği delikler...
Bir otobüs yolculuğu sırasında mola verilmiş. Çok sıkışan Temel otobüsten indiği gibi tuvalete koşmuş. Tuvaletler arası fazla yalıtım olmadığından, Temel tuvalete girdikten kısa süre sonra, yan tuvaletten bir ses gelmiş:
- Merhaba!
Temel bu sesi duyunca önce ne yapacağını şaşırmış, sonra istemeyerek de olsa "Merhaba" demek zorunda kalmış. Hemen ardından:
- Nasılsın? diye ses gelmiş.
Temel yine şaşırıp muhabbete devam etmiş.
- İyiyim teşekkür ederim siz nasılsınız?
Yan tuvaletten cevap gelmiş:
- Ne yapıyorsun? Bu soruyu duyan Temel, soruyu soranın o an ne yaptığını tahmin edeceğini düşünerek konuyu dağıtmak için:
- Trabzon dan İstanbul'a gidiyorum, ya siz? demiş. Yan kabinden sinirli ses tonu ile cevap gelmiş:
- Aşkım şimdi telefonu kapatmak zorundayım. Yan tuvalette adamın biri var, sana sorduğum soruları cevaplıyor.