İki sarışın beraber televizyonda bir kovboy filmi seyretmektedirler. Filmin bir düello sahnesinde birinci sarışın arkadaşına;
– Var mısın 100 lira iddiasına, kısa boylu kovboy düelloyu kazanacak.
– Varım, uzun boylu kazanacak.
Düelloyu kısa boylu kovboy kazanır. Kaybeden parayı uzatır. Kazanan sarışın:
- Koy parayı çantana, ben bu filmi önceden görmüştüm, der. Bunun üzerine kaybeden sarışın:
- Ben de görmüştüm de, fakat bu sefer kısa boylu kovboyun tekrar kazanacağını hiç tahmin etmemiştim.
Adamın biri lüks bir erkek kuaförüne gitmiş. Bir taraftan saçları kesilirken diğer taraftan da sarışın güzel bir bayan tarafından manikürü yapılıyormuş. Tabi sarışın güzel, adamın hemen dikkatini çekmiş ve bayana;
- Bu gece benimle yemeğe çıkar mısın? Demiş. Sarışın bayan, adama bakarak;
- Üzgünüm beyefendi ama ben evliyim, demiş. Adam sırıtarak;
- Boş versene güzelim kim takar kocanı, telefon et bu gece işim çıktı gelemeyeceğim dersin olur biter, demiş. Bu sefer sarışın sırıtarak;
- İstersen sen söyle, şu anda seni tıraş ediyor.
Sarışın kucağında bebekle eczaneye girmiş. Eczacıya bebeği tartmak istediğini söylemiş.
Eczacı:
– Bebek tartımız şu an bozuk. Onun için anneler bebeklerini kucaklarına alıp büyük tartısına çıkıyorlar. Sonra ben bebeği kucağıma alıp anneyi bir daha tartıyorum. Aradaki farktan da bebeğin ağırlığını bulmuş oluyoruz.
Sarışın Hay aksi şeytan deyip kapıya doğru yürüyünce eczacı merak edip sormuş:
– Ne oldu hanımefendi? Sarışın;
– Ben bu bebeğin annesi değilim ki, teyzesiyim. Gidip bebeğin annesini çağırayım bari...