Okul içinde öğrencilere olan sert davranışlarıyla tanınan bir edebiyat öğretmeni, bir gün kompozisyon yazılısı yapıyormuş. Soru da şuymuş;
Risk nedir? Sınavdan bir hafta sonra sonuçlar açıklandığında sınıftan sadece bir kişi yüz üzerinden yüz almış. Çocuğun kağıdında sadece üç kelime yazıyormuş;
Öğretmen tüm çocuklar için soru zarfı hazırlamış. İlk çocuk öne çıkmış zarf çekmiş "köpekler" çıkmış anlatmaya başlamış;
- Köpeğin tüyü var tüyde de pire var. Öğretmen yine zarf çekmesini istemiş bu kez "kediler" çıkmış yine;
- Kedinin tüyü tüyde de bit pire olduğunu söylemiş, öğretmen kızmış. Çocuk yine zarf çekmiş ve "balıklar" çıkmış ve yine demiş ki;
- Balıkların tüyü yok ama olsaydı tüyde bit pire olurdu
Bir gün bir hoca tahtaya harita asmış.
- Haritayı çizin ve doğduğunuz yeri işaretleyin, demiş.
Hoca örgü örmeye başlamış, etek örüyormuş.
Birden müdür ve müfettişlerin sesini duymuş panikten ördüğü eteği haritaya gelmiş ve Sinop'u kapatmış.
Müfettiş dersi iyice dinledikten sonra Ali adlı bir çocuğu tahtaya kaldırmış;
- Bana doğduğun yeri göster, demiş. Ali Sinoplu imiş ali haritaya bakmış ve Sinop'u bulamamış hocasına;
- Hocam eteğinizi kaldırır mısınız? Doğduğum yeri göstereceğim, demiş.