Bir mahkemede şahit olarak o bölgede yaşayan ve herkesin tanıdığı yaşlı bir kadın çağrılır.
Bir davada tanıklık etmesi için kürsüye çağrılır.
Yaşlı kadın yerine oturur ve davalının avukatı kadına yaklaşır ve:
- Bayan Jones... Beni tanıyor musunuz?
deyince yaşlı teyze cevap verir:
- Ah evet Bay Williams sizi çocukluğunuzdan beri tanıyorum. Siz taa o zamanlar bile aileniz için tam bir baş belasıydınız. Sürekli yalan söylüyorsunuz, karınızı komşunuzla aldatıyorsunuz, en yakınım dediğiniz insanların arkasından konuşuyorsunuz, 2 dolar fazla kazanmak için herkesi satarsınız...
Davalının avukatı başta olmak üzere bütün salon şok olur..
Adam ne yapacağını bilemez bir halde kadına tekrar sorar:
- Peki Bayan Williams, ya karşı tarafın avukatını tanıyor musunuz?"
Kadın yine cevaplar:
- Elbette tanıyorum. Çocukluğunda ona dadılık yapmıştım. Tembel, ödlek ve alkolik adamın tekidir. Etrafında bir tek dostu yoktur ve herkes onun hala geceleri altına kaçırdığını söylüyor.
Yine herkes şoktadır...
Bütün salonu bir gürültü kaplar.
Hakim kürsüye tak tak tak vurup herkesi susturur ve her iki tarafın avukatını da kürsüye çağırır.. Ve ikisine de eğilmelerini söyleyerek kulaklarına şunu fısıldar...
- Eğer bu kadına beni tanıyıp tanımadığını sorarsanız ikinizi de harcarım.
Adamın evine kedinin biri dadanmış. Bir gün adam kediyi almış, ormanlık bir alana götürüp bırakmış. Sonra eve gelmiş.
Biraz sonra kedi çıka gelmiş.
Adam tekrar denemiş. Fakat sonuç aynı.
En son kediyi çok uzak ve yolları oldukça karışık bir yere bırakmış. Eve dönerken kendisi yolu karıştırmış.
Aramış aramış evin yolunu bulamamış.
Evi telefonla aramış:
- Hatun, kedi geldi mi?
- Evet geldi.
- O şerefsiz kediye söyle; gelsin beni alsın.
Kumkapı balıkçılarından biri bağırıyor:
- Canlı balık, canlı balıııııııık...
Yaşlı bir teyze yaklaşıp soruyor:
- Evladım balıklar taze mi?
Balıkçı:
- Canlı balık, canlı balık
Yaşlı teyze tekrar soruyor:
- Evladım balıklar taze mi?
Balıkçı:
- Teyze, canlı diyoruz ya işte!..
deyince teyze şöyle diyor:
- A evladım, ben de canlıyım ama taze miyim?
Bir albay, bir er, bir yaşlı kadın ve bir de genç kız trende aynı kompartımanda yolculuk etmektedir. Tren bir tünele girip kompartıman
karardığı zaman, mucuk bir öpücük sesi ve ardından ŞIIIRRRAAAAKK ! diye bir tokat sesi duyulur.
Tünelden çıktıktan sonra yaşlı kadın;
"Aferin genç kıza. Nasıl yapıştırdı tokadı" diye düşünmekte ve kafasını
sallamaktadır. Genç kız da;
"Zevksiz herif, bu morukta ne buldu ki, bi de
öpmeye kalktı ama kadın da iyi yapıştırdı." diye düşünmektedir.
Albay ise "Ulan bizim eşoğlusu er, kızı öptü tokadı biz yedik." diye yanarken er içinden şöyle düşünmektedir:
"Hehe. Aferin lan bana. Elimi öpüp, nasıl da yapıştırdım tokadı albaya..."