Kayseriliyle ve bir Laz arkadaşı yurtdışına çalışmaya giderler. Kısa sürede iş bulamadıkları için paraları biter. Bir gün camide duaya başlarlar. Laz "Ne olur Allah'ım bizlere para nasip et" diye dua eder. Kayserili de duada "Allah'ım Laz'a para ver" der. Bunu fark eden Başka bir Türk Kayseriliye sorar:
- Sen neden kendine dua etmiyorsun?
Kayserili:
- Allah ona versin, ben ondan almasını bilirim.
Yahudi'nin biri, pazara, topal eşeği satmak için götürür, fakat alıcıyı kandırmak için eşeğin tırnağına çivi çakar, eşeğe bir Kayserili müşteri çıkar. Kayserili ayaktaki çiviyi görür, içinden "çiviyi çıkarırım düzelir" diye düşünür, eşeği alır.
Yahudi ertesi gün sağda solda övünür.
- Siz Kayserililer akıllıyız diye övünürsünüz, çiviyi çaktım anadan doğma sakat eşeği sattım der.
Duyanlar bunu Kayseriliye anlatırlar.
Kayserili elini dizine vurur:
- Tüh yahu, verdiğim para sahte olmasaydı bayağı kazıklanmıştım.