Kimlik Fıkrası
Bir gün bir profesör kürsüye çıkacakken birisi hıyar atmış. Profesör hiç moralini bozmadan kürsüye çıkıp hıyarı sallayarak
- Birisi kimliğini düşürdü sanırım demiş
Rımoş ekledi, 1560 kez okundu.
Bir gün bir profesör kürsüye çıkacakken birisi hıyar atmış. Profesör hiç moralini bozmadan kürsüye çıkıp hıyarı sallayarak
- Birisi kimliğini düşürdü sanırım demiş
Rımoş ekledi, 1560 kez okundu.
Genel Müdür, öğle arasında yeni atandığı kurumun lokalinde fıkra anlatıyor; çevresindekiler de kahkahalarla gülüyordu.
Anlatılanlara kayıtsız kalan birini fark eder ve sorar:
- Sen neden gülmüyorsun, anlamadın mı espriyi?
Aldığı cevap:
- Ben sizin kurumunuzda çalışmıyorum.
fıkraoku.com ekledi, fıkra 4993 kez okundu.
Padişahın biri,
- Bana yalan söyleyebilene bir küp dolusu altın vereceğim, demiş.
Yalancılar, hemen saraya koşuşturup başlamışlar yalana;
- Bir kuş, aslanı kapıp yuvasına götürdü.
- Bunun neresi yalan?
Kuş kartaldır, Arslan da kuzu kadar minik bir yavru.
Kaptı mı götürür tabii!
- Komşu ülkede bir eşeği kral yaptılar!
- Ülkenin kralı, pencereden bakınırken tacını düşürmüş. Taç da pencerenin altındaki eşeğin başına geçmiş. Taç kimin kafasındaysa, kral odur tabii!
- Padişahım, ben gökyüzüne bir ok attım. Altı ay sonra geri döndü!
- Senin ok bir ağacın üstüne düşmüştür. Ağaç, sonbaharda yapraklarını dökünce, takılacak yer bulamayıp yere inmiştir.
Böylece padişah, her yalana gerçek bir bahane bulmuş ve kimse padişaha bu yalandır dedirtememiş.
Ama bir gün bir Kayserili gelmiş;
- Padişahım, sen benim babamdan borç olarak bir küp dolusu altın almıştın. Şimdi geri almaya geldim. Yalandır dersen ödülümü ver. Yalan değil dersen borcunu öde!
fıkraoku.com ekledi, fıkra 4618 kez okundu.
Sonradan görme zenginin biri gösterişli bir at satın almış. Yolda eşeği ile giden Nasreddin Hoca'yı hızla geçmiş, uzaklaşmış. Sonra geriye dönüp atını koşturarak Hoca'nın yanına gelmiş ve küçümser bir tavırla:
- "Eşek nasıl gidiyor, Hoca" demiş.
- "Zamane eşeği" demiş Hoca , "Atla gidiyor!"
dersimiz.com ekledi, fıkra 3247 kez okundu.