fıkraoku.com

ANA SAYFA > Karışık Fıkralar > İki Fincan Kahve

İki Fincan Kahve Fıkrası

Felsefe profesörü bir gün elinde birkaç kutu ve büyükçe bir kavanozla derse gelir. Ders başladığında, önüne kavanozu alır ve ağzına kadar tenis topları ile doldurur. Sonra da öğrencilere kavanozun dolup dolmadığını sorar.

Öğrenciler hep bir ağızdan kavanozun dolduğunu söyler.

Bu sefer profesör önündeki bir kutudan aldığı çakıl taşlarını kavanoza döker. Çakıl taşları, tenis toplarının aralarındaki boşlukları doldurur ve öğrencilere tekrar kavanozun dolup dolmadığını sorar.

Onlar da:
─ Evet doldu, derler.

Profesör bu kez masanın üzerindeki diğer kutuyu eline alır ve içindeki kumu yavaşça kavanoza döker. Kumlar da çakıl taşlarının aralarındaki boşlukları doldurur. Ve tekrar öğrencilere kavanozun dolup dolmadığını sorar.

Öğrenciler de koro halinde :
─ Evet, derler.

Bu sefer profesör masanın altındaki 2 fincan kahveyi alır ve kavanoza boşaltır. Kahve de kumların arasında kalan boşlukları doldurur. Öğrenciler gülerler. Profesör:
─ Eveet... , der ve ekler:
─ Ben bu kavanozun sizin hayatınızı simgelediğini ifade etmeye çalıştım.

─ Bu tenis topları hayatınızdaki önemli şeylerdir; aileniz, çocuklarınız, sıhhatiniz, arkadaşlarınız ve sizin için önemli olan şeyler.
Diğer şeyleri kaybetseniz de, bu önemli şeyler kalır ve hayatınızı doldurur.
Çakıl taşları ise daha az önemli olan diğer şeylerdir; işiniz, eviniz, arabanız gibi.
Kum ise diğer ufak tefek şeylerdir.
Kavanoza önce kum doldurursanız çakıl taşlarına ve özellikle de tenis toplarına yer kalmaz.
Aynı şey hayatımız için de geçerlidir.
Vaktinizi ve enerjinizi ufak tefek şeylere harcar, israf ederseniz önemli şeyler için vakit kalmayacaktır.
Dikkatinizi mutluluğunuz için önem arz eden şeylere çevirin.
Sevdiklerinize zaman ayırın, sağlığınıza dikkat edin, eşiniz ve çocuklarınızla ilgilenin, evinizin ihtiyaçlarını karşılayın.
Öncelikle tenis toplarını kavanoza yerleştirin.
Yani öncelikleri sıralamayı iyi bilin.
Gerisi hep kumdur.

Profesör konuşmasını tamamladığında öğrencilerden biri dayanamayıp sorar:
─ Peki, o iki fincan kahve nedir?

Profesör gülerek:
─ Ben de bu soruyu bekliyordum.
Hayatınız ne kadar dolu olursa olsun, her zaman dostlarınız ve sevdiklerinizle birer fincan kahve içecek kadar yer vardır !

 

ekledi, 1178 kez okundu.

Fıkrayı Paylaşın:
tweet facebook

Karışık Fıkralar

Sonraki Fıkra:
Güven

Önceki Fıkra:
Sultanın Daveti

Hoşunuza giden fıkraları bizimle paylaşın...

Fıkra Başlığı

Fıkra

Ekleyen:

Benzer Fıkraları Okuyun

Kalın Olan mı İnce Olan mı Makbul

Bir gün kötü yola düşmüş iki kadın yol boyunda saç saça baş başa kavga ederler, bu sırada yoldan polis arabası geçer bunları görür ve durur. Polise derler polis bey ben haklıyım o der ben haklıyım poliste karakolda anlatın der ve karakola giderler mahkemelik olurlar aradan bir ay geçer mahkeme günü gelir duruşmaya çıkarlar hakim sorar sizin şikâyetiniz nedir biri çıkar hakim bey ben diyorum kalın olanı makbul o diyor ince olanı makbul bu yüzden kavga ettik sizce kalın olanı makbul değil mi der hakim düşünür ve cevap bulamaz mahkemeyi erteler 1 ay gel zaman git zaman hakim uyurken bile onun cevabını düşünür hakimin eşi de gece yarısı sorar yatakta bey seni çok düşünceli görüyorum hakim de derki hiç sorma hanım kimin haklı olduğuna karar veremedim hanımı da merak edip sorar neymiş bana söyle belki ben bilirim hakim der hanım bunca yıllık meslek hayatım var ben bilemeyeceğim de sen nerden bileceksin söyle söyle der ve hakim eşine olan biteni anlatır iki yolcu kadın geldi biri ince olanı makbul biri kalın olanı makbul diyor hangisi haklı bilmiyorum eşi de derki bunu bilemeyecek ne var ki bey ne kalın olanı makbul ne ince olanı içinde en uzun süre kalanı makbuldür ve hakim sevinir gel zaman git zaman duruşma günü gelir ve yolcu kadınlar ikisi de büyük bir sevinçle zıplayarak hakim bey ince olanı makbul değil mi öteki de kalın olanı makbul değil mi hakim de derki ne kalın olanı makbul nede ince olanı içinde en uzun süre duranı makbuldür ve bunu duyan yolcu kadınlar evet ya biz bunu nasıl düşünemedik derler ve hakime sorarlar
- "Hakim bey siz hangi orospudan duydunuz bunu?"

 

Selo ekledi, fıkra 10680 kez okundu.

Karışık Fıkralar

Kekeme

Kekemenin biri bir gün Beşiktaş'ta kekeme okulunu ararken okulun yerini bulamamış, en yakınındakı bir bakkala girip
-KakakakarrdeşHH, bubububurraaalarrrrdaddadadad bbbi kekekemememe okukukukuluuu varmış, nenenenerededede bibibiliyor musususun? diye sormuş.

Bakkal cevap vermiş:

-Okulun yerini bilmiyorum ama kardeşim, senin okula hiç ihtiyacın yok! Bence gayet iyi kekeliyorsun!.

 

2011 ekledi, fıkra 4634 kez okundu.

Karışık Fıkralar

Şeftali Ve Kayısı

Tali adında bir adam varmış ve iş arıyormuş, bir gün iş bulmuş. Patronu bunu şef yapmış, böylelikle şeftali olmuş. Patron şeftalinin evini aramış. Karısı çıkmış ve:
-Buyası şeftalinin evi, demiş. Patron çok sinirlenmiş ve sen kimsin? demiş. Karısıda “R” harfini söyleyemediği için “Buyrun ben kayısı.” demiş.

 

fatih ekledi, fıkra 4480 kez okundu.

Karışık Fıkralar