Okulu denetleyen müfettiş, sınıfın birinde öğretmenin bir öğrenciyi fena halde dövdüğünü gördü. Öfkeyle öğretmeni uyardı.
- Ne yapıyorsunuz hocam, biliyorsunuz ki öğrenciye şiddet yasak! Babası size dava açsa başınıza büyük bela alırsınız!...
Öğretmen müfettişe dönüp cevap verdi;
- Babasının dava açmayacağına garanti veririm!
Müfettiş şaşkınlık içinde bakarken öğretmen açıklamaya devam etti:
- Bu yaramazın babası benim!...
fıkraoku.com ekledi,
Günü birinde Nasreddin Hocanın arkadaşlarından biri kendisine gelip; birisinin kendisini mahkemeye verdiğini bir buğday meselesi hakkında yardımına ihtiyacı olduğunu, kendisi için yalancı şahitlik yapmasını istemiş hocadan.
Nasreddin Hoca bu çok eski arkadaşını kıramamış ve yalancı şahitlik yapmayı zor da olsa kabul etmiş.
Fakat mahkeme boyunca sürekli BUĞDAY yerine ARPA diyormuş. Kadı en sonunda sinirlenip:
- Bre adam, dava buğday davası arpa değil. Neden sürekli arpa diyorsun şuna? diye çıkışmış hocaya.
Hoca da gayet sakin:
- Efendim mesele yalan olduktan sonra BUĞDAY olsa ne olur ARPA olsa ne olur?
fıkraoku.com ekledi,
Eskiden kadıların maaşı olmazmış. Davanın harcını alarak geçinirlermiş. Bir gün kadının birisini, ahalisi gayet sakin, kavga etmeyen bir yere tayin etmişler. Aradan uzun zaman geçmiş, kadıya hiç dava gelmemiş, para bakımından sıkıntıya düşmüş. Mübaşiri çağırmış, yoldan geçen iki kişiyi zorla mahkemeye aldırtmış. Adamlardan birine sormuş:
- Senin şu adam dan bi davan var mı?
- Hayır yok.
Öbürüne sormuş:
- Ya senin?
- Ne münasebet Kadı Efendi, benim de yok.
- O halde şimdi bir karar yazıyorum. Belki ilerde lâzım olur. Verin bakalım kararı harcı onar kuruş.
fıkraoku.com ekledi,